Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu birkaç gün önce mayıs ayında 37 kadının erkekler tarafından öldürüldüğünü açıkladı. Nisan’da 36, Martta 27, şubat 31, ocak ayında ise 43 kadın erkekler tarafından öldürüldü. Ocak ayından bu yana 174 kadın öldürüldü.
Kadınlar bu konuyla ilgilenen, bu konuya gerçekten çözüm bulacak bir kadın bakanlığı kurulması talebini her seferinde gündeme getiriyor ama ne yazık ki bu talep bir karşılık bulmuyor. Kadın cinayetlerini işleyen erkeklere ağır cezalar verilmesi talebi yargıda karşılık bulmuyor… Bir kadını vahşice öldüren erkek bir takım elbise giyerek az bir cezayla kurtulabiliyor.
Bu cinayetlerin sonuncusu dün yaşandı. (Tabi benim yazım yayınlanana kadar yeni bir kadın cinayeti işlenmezse!) Haberde; “İstanbul Esenyurt’ta Erhan Uzun, eşi Elif Özden Uzun’u (29) ellerini bağlayıp öldürdüğü, evdeki 8 yaşındaki kızına ise, “Annen hasta odaya girme sana da bulaşır” dediği öğrenildi.” deniliyordu.
Kadın Cinayetleri konusunda kadınlar her geçen gün daha fazla ses çıkarmasına rağmen cinayetler ne yazık ki durmuyor, durdurulamıyor. Kadına şiddet olayı rutin bir hal mi aldı dersiniz. Kadına şiddeti duya, duya kadın şiddetine alıştık mı? Neden peki?
Bunun nedenlerinden biri son zamanlarda akşamları izlenen televizyon dizilerde şiddet içeren sahnelerin etkisi olabilir mi? Ben hiç izlemedim ama haberlerde de gündeme gelmişti, ‘Sen Anlat Karadeniz’ dizisi kadına şiddet sahneleri nedeniyle çok eleştirilmiş, RTÜK’e şikayet edilmişti. Şiddet sahneleri izleyenlerin gözünde şiddeti normalleştiriyor mu? Bu konuyla ilgili dün basında bir haber okudum. ‘Dizilerin Şiddet Karnesi’ başlıklı bir haber. Haber şöyle:
CHP Ankara Milletvekili Gamze Taşcıer, Dizilerin şiddet karnesi başlıklı bir raporu kamuoyu ile paylaştı. Açıklamasında Taşcıer belirlenen 8 yapımın birer bölümünü izlediklerini ve bu raporu hazırladıklarını belirttikten sonra, 8 dizide toplam 23 sahnede kadına yönelik şiddet uygulandığını ifade etti. Taşcıer, şöyle konuştu: “Bu sahnelerden 4’ü babanın kızına, diğerleri de erkeğin eşine, kadına yaptığı şiddet, işkence, tecavüz edilmeye çalışılması, sandalyeye bağlanması, kafasına zorla silah dayandığı sahneler. 30 sahnede genel şiddet bulunuyor. Bu sahnelerde boğma, tokat atma, sopalarla dayak atma, fare zehriyle zehirleme, silahla vurulma ve işkence sahneleri mevcut. İzlenen 8 dizide en 219 kez silah gözükmüş ve ateşlenmiş. Söz konusu sahnede her türlü silah var. Öyle bir hal almış ki sanki silahın olmadığı bir sahnenin çekilmesi mümkün değil. İzlenen 8 dizinin de ortak özelliği hepsinde silah sahnesinin bulunması. 52 sahnede şiddet söylemi bulunurken, bunların 32’si ölüm tehdidi. Ölüm tehdidinin toplumda yarattığı olumsuz durum, özellikle çocuklar üzerindeki etki de dikkatle düşünülmesi gereken bir durum.”
Dizileri izlerken belki bu kadar çok şiddet içerdiğini fark edilmiyordur, bilemiyorum. Bu haberi okuduktan sonra özellikle annelere sormak istiyorum: Bu dizileri akşamları ailecek oturup çocuğunuz ya da çocuklarınızla birlikte izlemeye devam edecek misiniz?
