Denizli Kadın Platformu Dönem Sözcüsü Ayşegül Odabaşıoğlu, “5 Aralık Kadına Seçme ve Seçilme Hakkı” verilmesinin 89.yıldönümü nedeniyle yayınladığı mesajda, “Ülkenin sürdürülebilir şekilde kalkınması, toplumsal refahın artması, eğitim seviyesinin yükselmesi için kadınların derhal karar verme süreçlerine dâhil edilmesi bir zorunluluktur” dedi.

Ayşegül Odabaşıoğlu yaptığı açıklamada, “89. yılını kutladığımız Türk kadınının seçme ve seçilme hakkın sahip çıkmak, kadınların seçme ve seçilme oranı ve kadının temsil edilmesini niteliği konusunda gayret göstermek görevimizdir. Kayıtsız şartsız kadına oy verme hakkını birçok ülkeden önce tanıyan ülkemizde siyasi partilerde, mecliste, bakanlık düzeyinde, şirket üst düzey yönetim kadrosunda görev yapan kadın sayısının nüfusa oranla dikkat çekici derecede düşük olması düşündürücü olduğu kadar kadın kaynağını etkin kullanamamanın sonucudur” ifadelerini kullandı.

“Kadın her alanda eylemsel olarak var olmalı”

Nüfusun yarısını oluşturan kadınların, akıl ve deneyimlerinden, enerji ve potansiyellerinden yararlanmada geri kalmış olduğumuz araştırma sonuçları ile sabittir” diyen Odabaşıoğlu, “Ülkenin sürdürülebilir şekilde kalkınması, toplumsal refahın artması, eğitim seviyesinin yükselmesi için kadınların derhal karar verme süreçlerine dâhil edilmesi bir zorunluluktur. Hazır iş ve beyin gücü olan kadın potansiyelinin, atıl iş gücü olarak bırakılmasına son verilmelidir. Kadın, yaşamın her alanında eylemli olarak var olmalıdır. Güçlü kadının, güçlü bir aile oluşturacağı, güçlü ailenin de güçlü toplumu oluşturacağı bilinciyle İŞ – AİLE dengesini sağlayıcı, kolaylaştırıcı politikalar geliştirilmelidir” diye konuştu.

“Kadın istismarı cezaları üst sınıra yükseltilmelidir”

Odabaşıoğlu kadınlara karşı işlenen suçların cezasının üst sınırdan verilmesi gerektiğini vurgulayarak, “Kadın istismarı, taciz, tecavüz ve cinayetlerin önlenmesi, bu davalarda cezaların caydırıcı ve ibret verici olması için üst sınırlar yükseltilmelidir. Kadına kendini ifade etmesi için alan açılmalı, önüne konan soyut engeller, cam tavanlar yıkılmalı, uygulanan üstü kapalı, sessiz ambargo kaldırılmalıdır. Cinsiyet ayırımı olmaksızın “eril ve cinsiyetçi” bakış açısı; bütüncül ve eşitlikçi yaklaşımlarla değiştirilmelidir. Bu yolda, kararlılık ve cesaretle çalışmaya devam edeceğimizi hatırlatırız” dedi.

“Ayrımcı söyleri reddediyoruz”

Ayşegül Odabaşıoğlu, “Seçme ve seçilme konusunda öncü olan milletin öncü kadınları olarak; engelleyen, baskı altında tutan, yok sayan, eksik ve yetersizlik yükleyen her türlü tutum, davranış ve söylemi reddettiğimizi bildiririz. Atatürk’ün söylediği gibi; ‘Bizim toplumumuz için ilim ve fen lazım ise bunları aynı derecede hem erkek hem de kadınlarımızın iktisap etmesi lazımdır.’ Yaşamımızdan, İşimizden, Mücadelemizden ve Haklarımızdan VAZGEÇMİYORUZ” açıklamalarında bulundu.

Shares:

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir